15 Temmuz 2009 Çarşamba

Yaşlı kemankeş

Hüzünlüyüm dedi yaşlı kemankeş
Ak düşmüş sakalını karıştırarak
hüzünlüyüm dedi ve devam etti
yorgunca yerinden doğrularak

dostlar birbirini kırmış
aksakal ne yapsın

Altı üstü bir yanlış anlama
düşünmeden kırdığını
yay gibi gergin,ok gibi sivri
sinirle söylenilen kelime
saplanınca bıçak gibi bağrıma

dostlar birbirini kırmış
mantık ne yapsın

Bugün sahaflara vardım
“buda geçer yahu”
yazan bir yazı aldım
nefis bir celi sülüs
astım odanın duvarına
mahzunca seyre daldım

Dostlar birbirini kırmış
hattat ne yapsın

Ferahlasın diye yüreğim
simit attım martılara
Uçuştular, kaptılar
dönerken Üskudara
baktım derin sulara


dostlar birbirini kırmış
kuşlar ne yapsın

Bir demet çiçek aldım
roman çiçekçimizden
kokladım, okşadım
sonra koydum vazoya
daldı gitti gözlerim

dostlar birbirini kırmış
çiçek ne yapsın

Çıktım gurubu seyrettim
boğazın kenarından
sevindirsin beni diye
kızıl ve ölgün güneş
minareler ardından

dostlar birbirini kırmış
gurub ne yapsın

Başlarını okşadım
oynayan çocukların
bir parça çalmak için
sevinçlerinden onların
ve gülmeye çalıştım

Dostlar birbirini kırmış
çocuk ne yapsın

Sırf sevdiğim insanlar
bir nebze gülsün diye
biniverdim eşeğe
varsın ayıplasınlar
mahkemeden karar aldım
ve yazılar yazdım

Dostlar birbirini kırmış
kalem ne yapsın

Hırs baldan tatlıdır derler
dillerine gelen her sözü
düşünmeden söylerler
anladım söz faydasız
barıştırmak için
ve kelam kifayetsiz
meramı anlatmak için

Dostlar birbirini kırmış
kelam ne yapsın

iyi de zaten küstüren
Birkaç kelam değil mi?
bizleri mahzun eden
bir anlamsız arbede
dedim idi, dedin idi
bir manasız çekişme
insaf edin bunun için
kalp kırmaya değer mi?
(sitedeki bir tartışma üzerine yazılmış şiir)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder